İŞTE MELEK YÜZLÜ CANİ'Yİ GÖRMEK İÇİN TIKLAYIN (GALERİ)
İsveç tarihinde işlenen en vahşi cinayetlerden biri olarak görülen dava sonuçlandı. Mahkeme cinayeti işleyen Alman öğrenci Christine S'ye ömür boyu hapis cezası verdi. Eski sevgilisinin kendisini terk ederek başka bir kadını tercih etmesini içine sindiremeyen güzel kadın korkunç bir cinayet işledi.
Tarih öğrencisi Alman Christine, İsveçli eski sevgilisinin 3 ve 1 yaşındaki çocuklarının başını bir çekiçle ezdikten sonra çocukların annesine de saldırdı. Anne saldırıda yaralı olarak kurtuldu ancak görme ve duyma sorunu yaşıyor. 3 yaşındaki Max'ın başına 15, bir yaşındaki Saga'nın kafasında ise 10 çekiç darbesi vardı.
Olayın en ilginç yönlerinden birisi ise katilin cinayeti işlediğini asla itiraf etmemesi. Alman öğrenci İsveç'e giderek turist rehberi olarak iş buldu. Daha sonra eski sevgilisinin mutluluğunu kıskanan kadın, onu cezalandırmak için çocuklarını öldürdü ve karısını yaraladı. Christine mahkemede verdiği ifadede eski sevgilisinin evinin adresini bilmediğini söyledi ama adres defterinde evin adresi yazılı çıktı. Cinayet yerinde alınan ayakkabı izleri de Christine'nin ayak ölçülerine uyuyordu.
İsveç mahkemesi cinayetin Alman öğrenci Christine tarafından işlendiğine karar verdi ve onu ömür boyu hapis cezasına mahkum etti.
DÜNYADAN KISA KISA...
EN ESKİ İNSAN AYAK İZİ
İtalya'nın güneyindeki Roccamonfina yanardağında 2003'te bulunan dünyanın en eski insan ayakizinin 345 bin yıllık olduğu tespit edildi. "Şeytan izi" olarak bilinen bu fosilleşmiş ayak izleri üzerinde uygulanan argon tarihleme yöntemi, daha önce 385 bin ila 325 bin yıl öncesine ait olduğu tahmin edilen bu izlerin 345 bin yaşında olduğunu ortaya koydu. Dengelerini sağlamak için yürürken ellerini de kullanan ilk insanların bıraktığı izlere argon tarihleme yöntemini uygulayan Fransa'nın İklim ve Çevre Bilim Laboratuvarından bilim adamları, 6 bin yıl yanılma payı olabileceğini belirtti.
KÖYLÜLER, ASKERİ BİRLİĞİN TALİM ALANINI İŞGAL ETTİ
Yunanistan'ın kuzeyindeki Florina ilinde köylülerin, bölgedeki askeri birliğin talim alanını işgal ettiği bildirildi. Yunan basın-yayın organları, Florina'ya bağlı Lofi köyü sakinlerinin dün gece askeri birliğin atış talim alanına girerek, alanın köye ait olduğu gerekçesiyle eğitim çalışmalarına engel olduğunu duyurdu.
Çağrılan güvenlik güçlerinin 4 köylüyü gözaltına aldığı kaydedilen haberlerde, Silahlı Kuvvetler yetkililerinin Lofi köyü sakinlerinin iddiasını reddettiği ve atış alanının askeri birliğin malı olduğunu söylediği belirtildi.
PETA, KEDİ KATİLİNİN YAKALANMASINA YARDIMCI OLANA 2400 YTL'LİK ÖDÜL
Hayvan haklarını koruma derneği Peta, İngiltere'nin Somerset kentinde, 28 kedinin katilinin bulunmasına yardımcı olana 2400 YTL'lik ödül vadetti. Peta yetkilisi Suzanne Barnard, kedilerin, şiddete eğilimli insanlar için kolay bir hedef olduğunu söyledi ve daha fazla hayvanın ölümünü engellemek amacıyla, bu kentteki kedi katilinin yakalanmasını sağlayana ödül verme kararı aldıklarını söyledi. Güvenlik yetkilileri, Nisan ayından bu yana 28'den fazla kedinin zehirlenerek öldürülmesi üzerine soruşturma başlatmıştı.
AB'DEN GENÇLERE UYARI: "MP3 ÇALARLARINIZIN SESİNİ KISIN"
AB Komisyonu, milyonlarca gence uyarıda bulunarak, haftada 5 saatten fazla yüksek sesle MP3 çalarlarından müzik dinleyenlerin 5 yıl sonra kalıcı sağırlıkla karşı karşıya kalabileceklerini bildirdi. İşitme kaybı riskinin ses düzeyine ve maruz kalınan zamana bağlı olduğu ifade edilen açıklamada, giderek daha fazla gencin bu riskle karşı karşıya olduğunun altı çizildi.
KARA YOLLARI GECE YARISINDAN SONRA KARANLIK OLACAK
İngiltere'de kara yollarının aydınlatılması, enerji tasarrufu ve karbon emisyonunun azaltılması amacıyla gece yarısından sonra durdurulacak. İngiltere'de uzun yollardan sorumlu olan Otoyol Kurumu tarafından ortaya konulan planın önümüzdeki bahar aylarından itibaren uygulanması bekleniyor. Plandan, otoyolların kesişme noktaları olan büyük kavşaklar ile kasaba ve kent giriş-çıkışları gibi yerlerdeki ışıklandırma etkilenmeyecek.
Japonlar Repliee R-1 adı verdikleri robotu 5 yaşındaki bir kızı model alarak geliştirdiler...
Japonların yeni icadı olan hareket edebilen robot kızın seri üretimine geçilecek.
Steven Spielberg'in Yapay Zeka adlı filmindeki yaratığı anımsatan Repliee R-1 adlı robot kızın silikon esnek bir cildi,hareket eden gözleri ve örgü saçları var.
Japonya'da bir üniversite tarafından geliştirilen Repliee R-1 bir robot serisinin yani yardımcı melez uzuv teknolojisinin son ürünü ve bakma,hissetme,hareket edebilme gibi özelliklere sahip.
5 yaşındaki Japon bir kız model alınarak yapılan robotta 50 sensör ve şimdiye kadar üretilen herhangi bir androidden daha gerçekçi bir şekilde hareket etmesini sağlayacak motor serisi bulnuyor.
Robotun mucitleri icadın, özürlü ve yardıma ihtiyacı olan insanlar için faydalı olmasını umduklarını söylediler.
Robotu üretecek olan şirketteki yetkililer robotların seri üretimine bu hafta mümkün olduğunca erken geçileceğini bildirdi.
Asus'un minik masaüstü PC'lerinden istenmeyen bir misafir çıktı...
Asus bir yandan yeni Eee PC'si S101'i duyururken, bir yandan da önemli bir virüs sorununu atlatmaya çalışıyor. Tavyan'lı şirketin Japonya ofisinden yapılan açıklamada, piyasaya sürülen yeni Eee Box'ların içerisinde virüs bulunduğu doğrulandı.
recycled.exe isimli virüs Eee Box'ların D sürücüsünde yüklü olarak geliyor. Kullanıcı D sürücüsüne eriştiğinde virüs de aktif hale geçiyor ve kendini diğer sürücülere kopyalamaya başlıyor. recycled.exe'nin şu ana kadar zarar verici bir yönü bulunabilmiş değil.
Asus, Japonya'daki müşterilerini, virüslü Eee Box'ların değişimi için geri çağırdığını duyurdu. Virüsün PC'lere nasıl yayıldığı ise henüz bilinmiyor.
Bilim adamları, DNA testleriyle dişi bir köpekbalığının erkek köpekbalığı olmadan "bakire doğum" yaptığını ikinci kez gösterdi.
ABD'nin Virginia eyaletinde bulunan Virginia Akvaryum ve Deniz Bilimleri Merkezi yetkilisi Beth Firchau, Tidbit adı verilen köpekbalığının doğal ortamda doğduktan sonra Deniz Bilimleri Merkezine getirildiğini ve erkek bir köpekbalığı olmadan burada 8 yıl yaşadığını söyledi.
Firchau, 1,5 metre uzunluğundaki köpekbalığının daha sonra öldüğünü ve otopside tam gelişmiş, doğmak üzere olan bir yavru köpekbalığı taşıdığının anlaşıldığını kaydetti.
New York'taki Stony Brook Üniversitesinden köpekbalığı uzmanı Demian Chapman'ın yaptığı DNA testlerinin, yavru köpekbalığının babasız olduğunu ortaya çıkardı. "Bakire doğum", bilim dünyasında "döllenme olmadan doğum" (partogenez) olarak adlandırılıyor.
Chapman'ın 2002 yılında Omaha'daki bir hayvanat bahçesinde çekiçbaşlı köpekbalığının doğurduğu bir yavru üzerindeki testler, onun da eşeysiz üreme sonucu doğduğunu kanıtlamıştı. Virginia'daki olay, bilinen ikinci eşeysiz köpekbalığı üremesi örneği oldu.
Demian Chapman, eşeysiz üremenin Komodo ejderi ile yılan, kuş, balık gibi bazı cinslerde görüldüğünü belirtti.
Dikkat edin, gözetleniyor olabilirsiniz !
Yeni bir Flash Player açığı daha: Hacker'lar web kameranızı ele geçirmiş ve sizi gözetliyor olabilir
Ortaya çıkan yeni bir tehdit, internet kullanıcılarının webcam'lerini ve mikrofonlarını kontrolü altına alabiliyor.
Adobe'dan geçtiğimiz günlerde yapılan bir açıklamada, Flash Player'da görünen bir açık sonucunda, internet kullanıcılarının ortaya çıkan ve ismi 'clickjacking' olan yeni bir tehditle yüz yüze olduğunu duyurdu. Açıklamanın devamında tehlikenin pek küçümsenecek boyutta olmadığı ifade edilirken, bu yeni tehdidin, hacker'lara kullanıcıların webcam'lerini ve mikrofonlarını kontrol edebilme olanağı sağladığı belirtildi.
Bunun yanında clickjacking, Microsoft Internet Explorer başta olmak üzere Firefox, Safari ve diğer birçok web tarayıcıyı etkisi altına alabiliyor. Adobe'un 'kritik' olarak derecelendirdiği clickjacking tehdidi, aslında yeni bir olay değil.
Frost & Sullivan'da çalışan bir analiz uzmanı olan Chris Rodriguez, bu konuda şu sözleri dile getirdi: "Clickjacking birçok formda görünebiliyor. Son günlerde Adobe Flash Player'da ortaya çıkan bir açığı iyi değerlendiren hacker'lar, bu açık nedeniyle kullanıcıların webcam'lerini ve mikrofonlarının kontrolünü eline alabiliyor."
"Clickjacking nasıl kullanıcılarla temas ediyor?" sorusuna da yanıt veren Rodriguez, sözlerini şöyle sürdürdü: "Clickjacking genellikle bir web sayfasında bulunan ve görünmez bir yapıda bulunan butonlara tıklanması suretiyle kullanıcılara bulaşıyor."
Adobe, bu açığın Flash Player'ın güncel sürümünün yayınlanmasıyla kapatılacağını umuyor.
Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği’ndeki kazadaki bilim adamının başına neler geldi? Nasıl yaşamaya devam etti? Nükleer çağın gizli mirasları…
Sovyetler Birliği’nde Soğuk Savaş döneminde bilimsel araştırmalar sırasında meydana gelen ve komünist rejimin baskıcı siyaseti nedeniyle yaşananlar yavaş yavaş gün yüzüne çıkıyor. Bunlardan biri de The Wired’a konu olan Anatoli Bugorski’nin hikayesi.
Süper güç olma amacıyla Sovyetler Birliği’nde kurulan 60’dan fazla bilimsel kasabalardan Protvino’daki parçacık hızlandırıcısında çıkan sorunu gidermek için eğilen Bugorski’nin kafasının içinden proton demeti geçer. Bugorski hiçbir acı hissetmez. Tek gördüğü: Binlerce güneşten daha parlak bir ışık.
Parçacık hızlandırıcısı içerisindeki proton demetinin radyasyon seviyesi 200 bin rad kadar. Çıktığı zamansa ölçülen yaklaşık 300 bin. Bunun nedeni, yine Sovyetlerden bir benzetmeyle anlatılabilir: İki Sovyet Fiat’ını kafaya çarpıştırınca bir otobüs ve bir Mercedes Benz 600 elde ediliyor. Protonlar çarpıştırılınca ortaya muonlar ve ağır parçacıklar ortaya çıkar.
Sol tarafı yaşlanmadı
Normalde bir insan için 600 rad. ölümcül olduğu kabul edilir. Bunun 50 bin katı radyasyona maruz kalan Bugorski’nin sol yüzü tanınmayacak kadar şiştikten sonra Moskova’da bir hastaneye yatırılmış, böylece doktorlar ölmeden önce böylesi bir radyasyonun insan vücudundaki izlerini araştırabilsinler.
Kazadan birkaç gün sonra kafatasının arka tarafındaki ve sol burun deliğinin hemen yanındaki deri proton ışının izlediği yolu görmek için kaldırılmış. Işın deriyi, kafatasını ve beyin dokusunu eritmiş. Kafasının içi de yanmaya devam etmiş. Kazayı izleyen iki sene içerisinde sol tarafındaki tüm sinir dokusu yok olarak felç olmuş ancak Bugorski yaşamaya ve hatta bilim yapmaya devam etmiş.
Bugorski bugün yaşıyor. Yüzünün sağ tarafı yaşlanırken sol tarafı bundan 19 yıl önce olduğu gibi donuk. Konsantre olduğunda sadece alnının sağ tarafı kırışıyor. Sovyetler Birliği’nde nükleer araştırmalar üzerindeki yasaklar nedeniyle hikayesi bilinmiyor. Senede iki defa kendi gibi nükleer kazalara uğramış arkadaşlarıyla beraber kontrole gediyor. Aradan geçen tüm o yıllardaki küçük epilepsi nöbetleri son zamanlarda şiddetlenmeye başlamasının üzerine hükümete başvurarak tedavisinin ücretsiz olması için özürlü kabul edilmesini istemiş.
Haritada olmayan kasabalar
Artık onun hikayesi biliniyor. Batılı araştırmacılar tarafından da incelenmeyi istiyor. Ancak kasabadan ayrılıp Batı’ya gidecek parası yok. Bugorski, “proton silahının istenmeyen testi oldum” diyor. Ayrıca durumunun insanın hayatta kalma isteğinin önemli bir örneği olduğuna inanıyor.
1940’lar ve 1980’ler arasında Sovyetler Birliği’nde Bugorski’nin çalıştığı gibi 60 kasaba inşa edildi. Bunlardan bazılarında gizli atom silahları denenirken bazılarında da barışçıl nükleer araştırmalar yapıldı. Bunlara özel izinle ve istihbarat servislerinin takibiyle ziyaretler yapılabiliyor. Ancak bu kasabalardan bazılarının haritada bile yerleri henüz belli değil.
Kablosuz mouse uçağı düşürüyor mu?
Hafta başında 15’i ağır, 40 kişinin yaralanmasına sebep olan irtifa kaybıyla ilgili yeni bir iddia ortaya atıldı.
Avustralya Havayolu şirketi Qantas’a ait uçakta hafta başında 15’i ağır, 40 kişinin yaralanmasına sebep olan irtifa kaybına, “kablosuz mouse”un yol açmış olabileceği ortaya çıktı. Singapur seferi sırasında 9 bin metrede seyrederken irtifa kaybetmiş ve 303 yolcuyla yüzlerce metre düştükten sonra pilotlar tekrar kontrolü ele almıştı. Uzmanlara göre, kızıl ötesi ışınlarla çalışan ve yaygın olarak kullanılan kablosuz mouse, uçağın hassas sefer cihazlarını etkilemiş olabilir. Uçaklarda, belli bir irtifaya ulaştıktan sonra laptop kullanılmasına izin veriliyor.
Ülkece dünya medyasında sabıkalı olduğumuz YouTube, "tıkla ve satın al" hizmetini devreye sokuyor. Yeni servisle ilgili ilk bilgiler, burada.
Her ne kadar ülkemizde girilmesi mahkeme kararlarınca yasaklanmış olsa da, çoğu kullanıcının bazı programlar vasıtası ile girebildiği YouTube, yeni hizmetler sunmaya devam ediyor. YouTube üzerinden dinlemekte olduğunuz müzikleri veya izlediğiniz filmleri satın alabileceğiniz bir hizmet de devreye girdi.
iTunes ve Amazon Linkleri Eklenecek
Yeni eklenen bağlantılar aracılığıyla beğendiğiniz video klipleri, filmleri ve kitapları online olarak satın alıp bilgisayarınıza indirebileceksiniz. Şimdilik EMI Music ve Electronic Arts ile işe başlayan hizmet, popüler video servisinin yakında daha kapsamlı bir satış işlemine yönelebileceğinin ve farklı platformlara kaymanın sinyallerini veriyor.
Yeni kullanılmaya başlanan yüksek güçteki bir mikroskop bilim adamlarına hayal edilmesi güç bir deneyim yaşattı.
Mikroskobu kullanan bilim adamları bir zebra balığının tek bir hücreden kalbi atan bir embriyoya dönüşümüne bilim tarihinde ilk kez şahit oldular.
Geçtiğimiz perşembe günü gerçekleştirilen bu çalışma için üç boyutlu dijital bir mikroskop kullanıldı. Balığın bir saatlik gelişimi detaylarıyla izlendi.
Bu çalışmanın bazı hastalıkların ortaya çıkmasının ardındaki genetik desteklerin daha iyi anlaşılabilmesine yardımcı olması bekleniyor.
Yapılan araştırmalar enerji tasarruflu ampullerin kullanım şeklinize bağlı olarak cildinize zarar verebileceğini ortaya koyuyor. Normalden daha yüksek ultraviole ışın yayan enerji tasarruflu ampuller cildinize zarar verecek seviyede zararlı ışın yayabiliyor.
İngiliz The Independent gazetesinin haberinde İngiliz hükümetinin Halk Sağlığını Koruma Birimi'nin yaptığı tedbir amaçlı duyurudan bahsediliyor. Yapılan araştırmanın detaylarının da yer aldığı haberde tasarruflu ampulden yayılan UV ışınlarına maruz kalan kişilerin egzama, deri veremi ve benzer hastalıklara yakalandıklarının saptandığı belirtiliyor.
'Kompakt florasan lambaları' olarak da tabir edilen enerji tassarruflu ampüller, yaklaşık yirmi yıldır piyasada yer alıyor ve sadece iki türü bulunuyor. Biri içini net bir şekilde görebildiğimiz 'açık' ampuller, diğer türü ise 'kapsüllü' denilen ikinci bir koruma katmanına sahip olan ampuller.
Araştırma cilde çok yakın tutulan ve 'açık' olarak nitelendirilen ampullerin bir tanesinin, yazın günün en sıcak saatinde güneşin verdiği zarar kadar etkili olduğunu ortaya koyuyor. Bu zarar ampul cilde çok yakından temas ettiğinde daha büyük hasar verirken, ampul insan derisinden uzaklaştırıldıkça verdiği zarar da azalıyor.
Bu nedenle uzmanlar bu 'açık' şekilli ampullerden çıkan ışığın insan vücuduna bir adımdan daha yakın bir mesafeden temas etmemesi gerektiği konusunda uyarıyor. Eğer zorunlu bir temas hali varsa da, temas süresinin bir saati aşmaması gerektiğini vurguluyorlar. Kapsüllü modellerin 'açık' olanlar kadar zarar vermediğini de belirten uzmanlar problemin büyük oranda bu ışınlara çok yakından temas edilmesi halinde tehlike oluşturduğunu da söylüyorlar.
Sonuç itibariyle günlük hayatımızın içinde sıkça kullandığımız bu ampülleri mümkün olduğu kadar insan vücudundan uzak bölgelere yerleştirmek gerekiyor. Eğer cildinize yakın bir yerde kullanmanız gerekirse de çift koruması olan kapsüllü ampulleri tercih etmek sağlığınız açısından daha güvenli...
Yanlış okumadınız, herhangi bir mecaz da yok; Symantec firması, Norton AntiVirus 2009'un tanıtımı için yapacağı etkinlikte bir kişiyi uzaya gönderecek!
Sadece beş dakika sürecek olsa da, bahsi geçen ödülün bir "uzay yolculuğu" olduğunu unutmamakta fayda var. Kötü haber ise, kampanyaya Türkiye'den katılım ne yazık ki mümkün değil. Ancak yurtdışından SDN'yi takip eden ya da yıl sonuna kadar İngiltere pasaportu çıkarmayı planlayanlar, buraya tıklayarak kaydını yaptırabilir.
Elbette düşük fiyat, bazı özelliklerin de sınırlandırılması anlamına geliyor. LG adına konuşan mobil iletişim başkanı ve CEO Skott Ahn, müşterilerin en azından dokunmatik ekranlı bir ürünü deneme isteklerini göz önünde bulundurup onların bu isteğine yüksek kalitede, tam ekran dokunmatik özellikleri bulunan ve kullanımı kolay bir ürün sunmak istediklerini iletiyor.
240 x 400 çözünürlüğe sahip 3 inç'lik ekranı bulunan KP500'de el yazısı tanıma, ofis dokümanlarını ve PDF dosyalarını okuma, EDGE bağlantı desteği, internet tarayıcısı, e-posta yazılımı, video kaydedebilen 3.2 megapiksellik kamera, Bluetooth 2.1, düzenleyici, ses kaydedici, video ve müzik çalar, FM radyo ve hands-free desteği gibi özellikler yer alıyor. microSD kartlar ile 8 GB'a kadar genişletilebilen hafızası bulunan ürün 10.4 x 5.33 x 1.27 cm ölçülerinde ve 87 gram ağırlığında olacak.
KP500'ün Ekim ayından itibaren önce Avrupa piyasasına daha sonra da diğer pazarlara sunulması bekleniyor.
Dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden Xerox, ‘silinebilir kağıt’ adını verdiği buluşunu ilk kez 27 Eylül–12 Ekim 2008 tarihleri arasında A.B.D.’nin Chicago’daki Millennium Park’ta gerçekleştirilen, WIRED NextFest fuarında sergiledi. Global ölçekteki yeniliklerin tüm dünyaya tanıtıldığı bu etkinlikte, başta ‘silinebilir kağıt’ buluşu olmak üzere Xerox’un diğer doküman yönetimi yazılımları ve yenilikleri yoğun ilgi gördü. Japonya kökenli kaynaklar, Sony'nin PlayStation 4 (PS4) üzerindeki çalışmalarına dair ilk detaylara yer vermeye başladı. Henüz şirket tarafından konu hakkında bir açıklama yapılmıyor. Ancak internet sitelerinde oldukça detaylı bilgilere rastlamak mümkün.
PS2 ile PS3 arasındaki geçişte mimari değişikliğe giden şirketin PS4'te hem üretim maliyetlerinin hem de kullanıcıya yansıyacak olan fiyatın daha düşük olması amacıyla bu tarzda bir değişime gitmeyeceği belirtiliyor. PS4'ün, Cell BE adı verilen ve hücresel tabanlı bir mimariyle ve PS3'ün üzerine sadece bazı ufak değişiklikler uygulanarak inşa edilmesi bekleniyor.
Donanım olarak PS3 ile benzerlikler içerecek olan PS4'teki en büyük değişim ise daha önce Rambus XDR adıyla bilinen belleklerin yerine daha yaygın olarak kullanılan ve daha düşük güç tüketimine sahip DDR3 belleklerin yer alacak olması. Öte yandan üründe 45nm'lik işlem seviyesine de geçiş yapılacak. Çekirdek sayısnı 8'den 12'ye çıkaracak olan Sony, işlemci hızını da PS3'te günümüzde kullanılan 3.2 GHz seviyesinin üzerine çekmeyi planlıyor.
Ürüne dair tahmini çıkış tarihi ise belli olmaya başladı. PlatStation 4'ün 2010 sonlarında veya 2011 yılı içerisinde raflardaki yerini alması bekleniyor.
En önem verdiğiniz kişilerle bağlantınızı sürdürmek için Windows Live Hotmail'e güveniyorsunuz. İşte biz de sizin görüşlerinizi dinledik ve bağlantıyı sürdürmeyi daha da kolay ve eğlenceli yapacak bazı yeni özellikler geliştirdik.
Her zamankinden hızlı. Yüzde 70'e varan oranlarda daha hızlı oturum açıp e-postanızı görebileceksiniz.1 Kuşkusuz, daha hızlı olmanın yanı sıra, istenmeyen postayı yolundan saptıran, virüslere ve sahtekarlıklara karşı korunmanıza yardımcı olan güçlü bir teknoloji de elde edeceksiniz.
Daha basit, daha temiz bir tasarım. Hotmail'in klasik ve tam sürümlerini birleştirdik; böylece Hotmail'in sunduğu her şeye erişebileceksiniz. Okuma bölmesi e-postanızı açmak zorunda kalmadan gözden geçirmenize olanak tanıyacak.
E-postanızın kişiliğinizi daha çok yansıtmasını sağlayın. Yeni temalar ve renklerle gelen kutunuzun görünümünü tasarlayın ve kişiliğinizin gerçekten parlak yönlerini ortaya koyun.
Kişilerinize daha yakın olun. "Kime" satırına bir ad yazmaya başlayın; yazdıklarınızla en fazla eşleşen e-posta kişileri arasından seçim yapmanız sağlanacak. Buna ek olarak bir grup kişiye e-posta gönderme işlemi daha da kolaylaştırıldı.
Şık özellikler yakında. Hotmail'de beklemenize değecek daha da büyük güncelleştirmeler yapıyoruz; örneğin, depolama alanınız sürekli artacak2, doğrudan Hotmail'den anlık ileti gönderebileceksiniz ve takviminizi aileniz ve arkadaşlarınızla paylaşmanızı kolaylaştıran yeni takvim özellikleri eklenecek.
1 Microsoft'un Ağustos 2008'de gerçekleştirdiği denemelere göre, Hotmail geniş bant bağlantıları üzerinden şu işlemlerde %70 daha hızlı çalışmaktadır: oturum açma, e-posta görüntüleme, e-posta açma. Denemeler, dar bant bağlantılarda aynı işlemlerde %56 daha hızlı olduğunu göstermiştir.
2 Hotmail depolaması sizinle birlikte otomatik olarak büyüyecek. Bu şu anlama geliyor: size ne kadar fazla depolama alanı gerekiyorsa o kadarına sahip olacaksınız. Bunun sınırları var, ancak sınırlar öyle geniş ki büyük olasılıkla sınıra yaklaşamayacaksınız bile. Herhangi bir nedenle söz konusu sınırları aşmaya yaklaşırsanız, bunu size bildiren bir e-posta göndereceğiz.
Hotmail Gelişiyor Ancak Sevdiğiniz Yönleri Aynen Kalacak!
Kuşkusuz, güncelleştirilen Hotmail çok daha hızlı ve iyi olacak. Ancak, sizin görüşlerinizi dikkate aldık, dolayısıyla her iki dünyanın da en iyilerini elde edeceksiniz. İşte bu nedenle, bildiğiniz, sevdiğiniz ve her gün kullandığınız özellikleri koruduk. Değişmeyecek olan şeylerden birkaçı şöyle:
Kaynak
http://www.windowslive-hotmail.com/comingsoon/tr/default.htm
Hepsinin adı, açıklaması, aramaların yapılacağı siteler, anahtar kelimeler, sayfalar (ki bunları da çok detaylı belirleyebiliyorsunuz), görünümleri, adwors özelliği ve daha bir çok özelliğini değiştiriyorsunuz. Arama ve sonuç ekranlarının kodlarını alıp ister kendi hostunuzda yayınlayabiliyor, ister Google altından yayınlatabiliyorsunuz. Hatta sonuçların sıralamasını dahi değiştirebiliyorsunuz. Aşağıdan servisin linklerine bakmadan önce şaşırtıcı bir ekran görüntüsüyle başbaşa bırakayım sizleri:
Atatür Kitapları
Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk hakkında yazılmış olan en seçme kitaplar burada Mayonez.Net takipçilerinin beğenisine sunulmuştur. Unutulmayan, hiçbir zaman da unutulmayacak eserler bilgisayarınızda bulunsun.
E-kitap okuma programları, not defteri dosyası şeklindeki kitapları okuyabilmektedir. Ellerinde bu tür programlardan bulunmayanlar ise Microsoft Word de kitapları inceleyebilirler.
Dünyanın en pahalı arabası olan 1,2 milyon
sterlin değerindeki Aston Martin One-77’yi satın almak için 100 kişinin sıraya
gidiği bildirildi.
320 kilometre hıza ulaşabilen bu muhteşem araba, Fransa’nın başkenti
Paris’te düzenlenen "Paris Motor Show" da tanıtıldı. Yalnızca 77 adet üretilecek
süper arabanın 7.0 litrelik V12 motor gücü 710 beygir. Aracın diğer özellikleri
arasında, şasisinin tamamının el yapımı ve alüminyum olması bulunuyor.
Aston Martin, büyüyen mali krizin satışları etkilemediğini açıklarken,
aracın baş tasarımcısı Marek Reichmann, The Sun gazetesine yaptığı açıklamada
"ilginin inanılmaz olduğunu" bildirdi.
Gelecek yıl satışa çıkarılacak araç için ilk müşteriler, 200 bin sterlin
depozito ödemek zorunda.
Blograzzi, blogların Alexa, Technorati ve Google sıralama ve değerlerini alıyor; favorilere eklenme, yapılan yorum sayısı ve kullanıcı oyları gibi değerleri belli bir algoritma ile hesaplayarak blogları sıralıyor. Şu an için bazı eksikleri olsa da öneri ve eleştirileri dikkate almaları bence en büyük avantajlarından biri ve her geçen gün yeni özellikler ekleniyor, hatalar düzeltiliyor Blograzzi’de.
Blograzzi açılalı kısa bir süre olmasına rağmen Türkçe bloglarda çok konuşuldu. Blograzzi hakkında şu an için ayrıntılı bir inceleme yapamayacağım. Fakat şunu söyleyebilirim, son zamanlarda Bloglama.org, Blog Yazarları, Blog Kazanı, Blogcubul, Blograzzi gibi Türk blog yazarlarını ve/veya okurlarını hedefleyen sitelerin açılması ve Türk blog dünyasının hareketlenmesi çok sevindirici; önümüzdeki günlerde blogların daha da değerleneceğini söylemek zor değil.
Ücretsiz olarak yazı tipi indirebileceğiniz bir sürü web sitesi var. Herbirisinde de onbinlerce yazı tipi bulunuyor. Haliyle bu kadar çok yazı tipi arasından güzel olanlarını seçmek zor olabiliyor. Fakat Fawnt isimli bu yeni web sitesi, çeşitli kaynaklardan bizim için seçmiş olduğu yazı tiplerini listeliyor ve işimizi kolaylaştırıyor.
Fawnt Hakkında
Fawnt sitesinin en güzel yanı oldukça hafif ve sade olması. Ayrıca listenen yazı tipleri arasında dolaşmak da bir o kadar kolay. Bunun için yapmanız gereken tek şey UP ve DOWN isimli düğmelere tıklamak. Beğendiğiniz yazı tipini bulduğunuzda ise üzerine tıklayarak, o yazı tipini indirebileceğiniz web sayfasına yönlendiriliyorsunuz.
Windows Defender, Microsoft’un kendi antispyware uygulamasıdır ve Vista ile beraber kullanıcılara sunulmuştur. Dış tehditlere karşı son derece başarılı olan Windows Defender‘ın 3. Parti yazılımlara kıyasla Vista’ya beraber gelmesinden ötürü daha kullanışlı ve güvenli olduğu dahi söylenebilir.
Diğer yandan, Windows Defender‘ın mükemmel bir uygulama olduğunu da elbette ki iddia edemeyiz. Ancak özellikle en tehlikeli spyware tehditlerine karşı maksimum koruma sağlayan Windows Defender, hemen her kullanıcının ihtiyacına cevap verebilecek niteliktedir.
Vodafone Hattım Olduğundan Bir Türlü MSN ‘ime Giremiyordum.Ama Fark Ettimki, Vodafone Messenger Çıkmış.Vodafone Messenger ile Windows Live ve Yahoo Hesaplarına Girilebiliyor.Ayrıntılı Bilgi;
http://vodafone.com.tr/VodafoneLive/messenger.php Adresine Giriyoruz.İlk Önce Telefon Numaramızı Verip, Uygulamayı Telefonumuza İndirip, Kuruyoruz.Sonrada Hesabımıza Bağlanıyoruz.
Peki Bir Ayar Yapmamız Gerekiyor mu ?
Evet, LIVE yazın 7048 ‘e Gönderin.Ayarlar Cep Telefonunuza Gelecektir.
Ayrıntılı Bilgi - Vodafone
Dell’in ilk mini-laptop’u Inspiron Mini 9, artık sadece Windows ile değil, Linux ile de sunuluyor…
Dell ilk netbook’u Inspiron Mini 9′u artık Linux önyüklü olarak da sunuyor. Üretici şimdiye kadar mini-notebook’u Windows XP ile satıyordu.
Sürüm olarak Ubuntu MID Linux 8.04 kullanılıyor. Dell aynı zamanda donanım yelpazesinde de ufak değişiklikler yapıyor. 16 GB SSD yerine 8 GB SSD geliyor ve webcam 0,3 Megapiksel yerine 1,3 Megapiksel çözünürlük sunuyor. 8,9 inçlik netbook’un Atom platformunu baz alan yapılandırmasının geri kalan bileşenleri 1 GB RAM, Bluetooth ve 54 MBit WLAN ile aynı kalıyor.
Linux’lu Dell Inspiron Mini 9′a 460 dolar karşılığında sahip olabilirsiniz. Windows XP’li sürümün fiyatı 70 dolar daha fazla (yurtdışı fiyatları).
Bilgi için: Dell
Telefon: (216) 575 08 08
İnternet tarayıcısı savaşlarında Apple’ın Safari’si ile Mozilla Firefox yükselmeye devam ederken, Microsoft’un Internet Explorer’ı kan kaybetmeyi sürdürüyor.
Apple’ın Safari web tarayıcısının pazardaki payı Ağustos ayında % 6.37 iken, bu rakam Eylül ayında % 6.65′e yükseldi. Buna karşılık Microsoft Internet Explorer’ın iniş trendi bu ayda sürdü ve bu tarayıcının pazar payı ilk kez %72′nin altını gördü. Sadece Windows işletim sistemlerinde çalışan Internet Explorer’ın pazar payı Eylül ayında %72.15′ten %71.52′ye düştü. Microsoft’un web tarayıcısı aylardır pazar payı kaybediyor.
Firefox’un yükselişi de yavaşladı, hatta biraz düşüş var. Eylül ayında pazar payı %19.75′ten %19.46′ya geriledi. İnternette gezinme alışkanlıklarını ve veri izlemeyi göz önünde bulunduracak olursak, birden farklı platformda çalışan internet tarayıcıları pazar payını korumasını biliyor.
Safari ve Firefox aylardır bir yükseliş trendi içerisinde, ayrıca bu tarayıcılara ilgi de artmaya devam ediyor. Buna karşılık, Internet Explorer bir senedir pazar payı kaybediyor, bu da Windows kullanıcılarının alternatif web tarayıcılarına yönlendiğinin bir göstergesi.
Google’ın çıkardığı ve şu an sadece Windows tabanlı platformlarda çalışan Chrome web tarayıcısı Eylül ayı içerisinde kullanıma sunuldu ve ilk ayında % 0.78′lik bir pazar payı elde etti. Bu tarayıcı sadece bir kaç haftalık olduğu için, diğer tarayıcılar üzerinde önemli bir etkide bulunup bulunmayacağını şimdiden kestirmek güç.
Market Share tarafından sunulan istatistikler internet tarayıcılarının popülaritesi hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlarken, zaman üzerinden rakamlara bakmak genel popülarite üzerinde daha geniş bir izlenim edinmesine olanak tanıyor. Bu durumda, rakamlar Safari ve Firefox’a olan ilginin arttığını, öte yandan Internet Explorer’ın her geçen gün daha çok kullanıcı kaybettiğini gösteriyor.
